İ Harfi İle Başlayan Osmanlıca Kelimeler

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Osmanlıca Sözlükte Ara

  • İBTAL-İ HİSS

    Duygusunu battal etmek ve uyuşturmak.(Evet, şu elim elemi ve dehşetli mânevi azabı hissetmemek için ehl-i dalâlet, ibtâl-i his nev'inden gaflet sarhoşluğu ile muvakkaten hissetmez. Fakat hissedeceği zaman kabre yakın olduğu vakit birden hisseder. Çünki, Cenab-ı Hakka hakiki abd olmazsa kendi kendine mâlik zannedecek. S.)
  • İBTALİYYAT

    İşe yaramıyan, boş sözler.
  • İBTAR

    Şaşma, tuhafına gitme, hayrette kalma. * Alabileceği miktardan fazla yük yükletme.
  • İBTAR

    Parçalama. * Mahrum etme, esirgeme. * Gündüzün başlangıcı.
  • İBTAŞ

    Şiddetle tutma, kavrama.
  • İBTAT

    Kesmek. Kat'etmek.
  • İBTİAR

    Kuyu kazma.
  • İBTİAS

    Gönderme, ba's etme.
  • İBTİDA

    Baş taraf. Evvel. Başlangıç. En önce, başta.
  • İBTİDA'

    Benzeri olmayan bir şey yaratmak. (Bak: İbdâ')
  • İBTİDAD

    İki kişinin bir şeyi bir tarafından tutup kavraması.
  • İBTİDAEN

    Önceden, ilk ve başlangıç olarak.
  • İBTİDAÎ

    Başlangıca ait, en önce olarak. İlk, evvelâ. * Ham, işlenmemiş. * İlk tahsil veren okul. (Daha da evvel bunun yerine "Sıbyan Mektebi" tabiri kullanılırdı.)
  • İBTİDA-İ CÜLUS

    Hükümdarlığın başlangıcı. Tahta çıkışın ilk zamanları.
  • İBTİDA-İ DÂHİL

    Tar: Medreselerden orta tahsili verenler.
  • İBTİDÂİYYÂT

    Başlangıçta olanlara öğretilen bilgiler. * Bu derslere ait kitaplar.
  • İBTİDAR

    Bir işe sür'atle başlama.
  • İBTİDA-ŞÜDEGAN

    f. Stajyer.
  • İBTİGA

    Maksad, gaye. Taleb, arzu, istek.
  • İBTİGA-İ TE'VİL

    Te'vil maksadıyla. Te'vil ederek izahta bulunma.
  • İBTİHAC

    Bolluk, bereket, mebzuliyet.
  • İBTİHAC

    Sevinç, sevinme. İç açıklığı.
  • İBTİHAL

    Halktan alâkayı keserek Allaha tazarru' ve niyazda bulunmak.
  • İBTİHAR

    İki parça olma, ikiye bölünme.
  • İBTİHAS

    Bir şeyin doğruluğunu öğrenmek için soruşturma, tetkik etme.
  • İBTİKA'

    (Bükâ. dan) Ağlama, göz yaşı dökme.
  • İBTİKA'

    Bir şeyin renginin fıtri olarak değişikliğe uğraması.
  • İBTİKAR

    Sabahleyin erkenden kalkma.
  • İBTİLA'

    Zorlukla yutmak. * Gelini gerdeğe koymak.
  • İBTİLÂ

    Belâya uğramak. Musibete düşmek. İyi veya kötü şeye düşkünlük, tiryakilik. * İnsanın iyiliğini, kötülüğünü ve kemâl derecesini meydana çıkaran imtihan, tecrübe.
  • İBTİLAC

    Meydana çıkma, zuhur etme, görünme.
  • İBTİLAL

    Islanmak.
  • İBTİLÂ-Yİ ŞEDİD

    Şiddetli tiryakilik.
  • İBTİLAZ

    Alma.
  • İBTİNA'

    (Binâ. dan) Bir şeyin üzerine bina etme. Bir dava veya bahiste bir şeye istinad etme.
  • İBTİNAEN

    İbtinâ ederek, mübteni olarak, dayanarak.
  • İBTİRA'

    Ağaç yontma.
  • İBTİRAD

    Duş yapma, soğuk su ile banyo yapma. * Serinlemek için soğuk su içme.
  • İBTİSAM

    Tebessüm etmek. İnce ve hafif gülümsemek.
  • İBTİSAR

    Bir şeye başlama, ibtida.
  • İBTİSAR

    (Basar. dan) Kalb gözüyle görme. Basiret. * Görüp hakikatına varma.
  • İBTİŞAK

    Haysiyet ve nâmusa dokunma. * Yalan söyleme.
  • İBTİTA'

    Kesilme, inkıta'.
  • İBTİTAR

    Tâbi olma, uyma, ittiba etme.
  • İBTİYA'

    Satın alma, mübâyaa etme.
  • İBTİYAR

    Seçip kabul etme. * Kavga yapma, dövüş etme. * Güçsüz, zaif ve kuvvetsiz olma.
  • İBTİYAZ

    Biriktirip yığma.
  • İBTİZA'

    Birşey meydanda ve açık olma.
  • İBTİZAL

    Çokluğu sebebiyle bir nimetin kıymetini bilmeyip, hor kullanmak. * Devamlı şeklide bir şeyi kullanmak. * Edb: Herkesin bildiği bir sözü tekrar etmek. (Mümtâziyetin zıddıdır.)
  • İBTİZAR

    Cebren ve zorla alma. Soygunculuk yapma.