1. Yol, büyük cadde. 2. Su dağıtılan yer. 3. Hay...
Çok güzel, en güzel.
Günah veya sevap olmayan işler.
"Aydınlık, parlaklık, ışık senindir" anlamında kul...
Put gibi güzel ve parlak kadın.
Zihinle, akılla ilgili.
Doğru yolu bulan, hidayete eren.
Dost, arkadaş.
1. Gururlu, ağırbaşlı. 2. Saygın yüce, yüksek.
(a:time)
Hüzünlü, kederli.
Kuşatılmış, sarılmış, çevrilmiş.
İzin, müsaade.
Ziyadeleşmiş, artmış, büyümüş.
Işık seli.
Çok güzel, ışıktan bir top kadar güzel olan.
İyilik yapana karşı duyulan teşekkür, gönül borcu.
Aydınlık, parlak bir soydan gelen.
Işıklı, aydınlık, kutlu, uğurlu kimse.
Işın seli, aydınlık.