D Harfi İle Başlayan Osmanlıca Kelimeler

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Osmanlıca Sözlükte Ara

  • DÜRŞE

    Hâcet, ihtiyaç.
  • DÜ-RU

    İki yüzlü.
  • DÜRU'

    (Dır'. C.) Zırh gömlekler.
  • DÜRUC

    Dürmek. * Geçmek. * Koymak.
  • DÜRUD

    f. Dua, medih, tahiyye, selâm. * Ekin biçme. * Yontmuş ağaç, kereste.
  • DÜRUG

    f. Yalan, Doğru olmayan söz.
  • DÜRUG-ZEN

    f. Yalancı.
  • DÜRUR

    İnmek. * Akmak, seyelân.
  • DÜRUS

    (Ders. C.) Dersler. * Müfret olarak: Bir şeyin eseri mahv ve müzmahil olmak.
  • DÜRUS-İ NÂFİA

    Faydalı olan dersler.
  • DÜRÜST

    f. Sıhhati yerinde, sağ, sahih, salim. * Doğru, hatasız. * Bütün, tam.
  • DÜRÜSTÎ

    f. Doğruluk, düzgünlük, sağlamlık.
  • DÜRÜŞT

    f. Katı, kalın, yağun. * Kaba, sert.
  • DÜRÜŞTÎ

    f. Kabalık, sertlik, katılık, kalınlık, yoğunluk.
  • DÜRYE

    Bilmek.
  • DÜRZİ

    (C.: Düruz) Suriye'nin güneyi ile Ürdün ve İsrâil'de yaşayan ve sonradan Araplaşmış olan bir kavimdir. Arapça konuşurlar. Dalâlet fırkalarından en bâtıl yolda olan bir fırkadır.
  • DÜSME

    Toz bulaşmış olan nesne. * Adi, alçak kimse.
  • DÜSSE

    Arap çocukları arasında meşhur olan bir oyun.
  • DÜSSE

    Başa soğuk geçmek.
  • DÜSTUR

    f. Umumi kaide. Kanun, nizam. * Örnek, nümune * Üslub. İzin, müsaade. * Mu'teber ve mu'temed kimse. * Destur.
  • DÜSUM

    (Desem. C.) Yağlar.
  • DÜSUR

    Mahvolma. Eseri kalmama. Ortadan kalkma. Nişanı belirsiz olma. * Kaftan eskime. * Ev köhne olma.
  • DÜ'SUR

    (C.: Deâsir) Yıkılmış havuz.
  • DÜSÜR

    (Disar. C.) Üste giyilen kaftanlar, elbiseler. * Yatak çarşafları.
  • DÜSÜR

    (Disar. C.) Perçinler, halatlar, kenetler. Geminin tahtalarını birbirine bağlayan rabıtalar.
  • DÜŞ

    f. (Bak: Dûş)
  • DÜŞAB

    f. Pekmez.
  • DÜ-ŞAH(İ)

    f. Çatal ağaç. * Tomruk. * Eskiden suçlunun boynuna takılan çatal ağaç.
  • DÜŞENBİH

    f. Haftanın ikinci günü, pazartesi.
  • DÜŞEŞ

    f. İki altılık. Tavla zarında iki defa altı gelmesi.
  • DÜŞİN(E)

    f. Dün gece.
  • DÜŞNAM

    f. Sövme, sövüp sayma, ta'n.
  • DÜŞVAR

    f. Müşkil. Güç. Zor.
  • DÜŞVAR-GER

    f. Dağ.
  • DÜŞVARÎ

    f. Zorluk, güçlük, suubet.
  • DÜ-TA

    İki kat.
  • DÜVAB

    İşi birbirine ulaştırmak.
  • DÜVAL

    f. Tasma, kayış.
  • DÜVAM

    Sabit ve sakin olmak.
  • DÜVAR

    Baş çevrilme.
  • DÜ-VAZDEH

    f. Oniki.
  • DÜVEL

    (Devlet. C.) Devletler.
  • DÜVELÎ

    (Düveliyye) Devletlerle alâkalı.
  • DÜVEL-İ MUAZZAMA

    f. Büyük devletler. Düvel-i muazzama-i İslâmiyye gibi.
  • DÜVEL-İ MÜ'TELİFE

    Anlaşmış devletler. Birinci Cihan Harbinde: İngiltere, Fransa, Rusya ve İtalya.
  • DÜVEL-İ MÜTTEFİKA

    f. İttifak etmiş, birlik olmuş, birleşmiş devletler.
  • DÜ-VİST

    f. İki yüz.
  • DÜVUK

    Ahmaklık, hamâkat.
  • DÜ-VÜM(İN)

    f. İkinci, saniyen.
  • DÜVVAC

    Hâkimlerin giydiği bol kaftan. * Yorgan. * Tac.