f. İlk olarak seyahata çıkan. Yeni yolcu. * Yeni yol.
NEVREC
(Nevâric) Kağnı.
NEVRED
f. Gezen, yol alan, dolaşan.
NEVRES
Su kuşlarından mavi renkli bir kuştur; başının yarısı siyah yarısı beyaz olur; güvercin büyüklüğündedir. Su üstüne yakın uçar ve balık gördüğü gibi kapar.
NEVRES
(Nevrese) f. Yeni yetişmiş, yeni yetişen, yeni biten. * Genç, taze.
NEVRESİD
f. Yeni yetişmiş, yeni yetişme.
NEVRESİDE
f. Yeni yetişmiş, yeni yetişme. * Tâze, genç.
NEVRESİDEGÂN
(Nev-reside. C.) Yeni olgunlaşmağa başlamış olanlar, yeni yetişmeler. Gençler, tazeler.
NEVRESM
f. Yeni çıkma. * Yeni moda.
NEVRESTE
(C.: Nevrestegân) f. Yeni yetişmiş, yeni bitmiş, yeni meydana gelmiş, yeni hâsıl olmuş.
NEVROZ
Fr. Tıb: Sinir sistemi bozukluğu. Sinirlilik hastalığı.
NEVRUZ
f. Yeni gün. İlkbahar. Baharın ilk günü sayılan ve güneşin Hamel (Kuzu) burcuna girdiği 22 Marta rastlayan gün. Bu tarihte gece ve gündüz müsâvi olur. İranlıların yılbaşısıdır.
NEVRUZİYE
Nevruz gününe âit olan. Hususan o gün için yazılan, söylenen manzume.
NEVRÜSTE
f. Yeni yetişme.
NEVS
Asılmış olan bir şeyin hareket etmesi, sallanması. Hareket etme. Deprenme.