Topkapı sarayında hazine kethüdasının oturduğu yer.
AĞDA
Bir kapta karıştırılıp pişirilerek koyulaşmış ve lüzucet kazanmış her nevi şeker vesaire.
AĞIL (AĞL)
Koyun, keçi vesair hayvanlara mahsus üstü açık, etrafı çit veya çalı çırpı ile çevrilmiş yer, mandıra.
AĞIT
Mersiye. Ölen kimse için söylenen ve onu öven ve üzüntüyü anlatan şiir. Ölen için ağlama. (Müslümanlıkta ölenin arkasından aşırı ağlayıp dövünme iyi değildir.)
AĞTABAKA
Tıb: Görme sinirlerinin göz yuvarlağı içinde dağılmasından meydana gelen zar.
AH
Kardeş, birader. * Dost.
AH
Maddi veya mânevi bir acı hissolundukta kullanılır. * Nedamet, pişmanlık ve teessüf beyan eder. * Birine acındığına, keder ve esef edildiğine delalet eder. Meselâ : Ah! Evladım! gibi.
AH
f. Aferin, bravo! manasına kullanılır.
AH U ENİN
Ah deyip inlemek, ağlamak. Ah u fizâr da aynı mânayı ifâde eder.