B Harfi İle Başlayan Osmanlıca Kelimeler

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Osmanlıca Sözlükte Ara

  • BAHE

    f. Kaplumbağa.
  • BAHEK

    f. İşkence, eziyet.
  • BA-HEM

    f. Birlikte. Beraber. (Arabçadaki "Maa" mânasına)
  • BAHH

    Ses kesilmek, boğaz kısılmak.
  • BAHHA'

    Sesi kesilmiş olan kadın. (Müz: Ebahh)
  • BAHHAL

    (Buhl. dan) Çok bahil, çok tamahkâr, pek cimri. Çok alçak adam.
  • BAHHAR

    (Bahr. den) Gemici, denizci.
  • BAHHAS

    (Bahs. den) Çok bahseden, bahsetmeyi seven.
  • BAHÎ

    şehvete dâir. şehvetle ilgili.
  • BAHİCE

    Ses, savt, sadâ.
  • BAHİK

    Tek gözü kör olan adam.
  • BAHİKA

    Görmiyen, kör (göz).
  • BAHİL

    Avâre, başıboş, serseri. * Yularsız deve. Deyneği olmayan çoban.
  • BAHÎL

    Hasis. Cimri. Tamahkâr. Hayırlı işlere malını (varsa bile) harcamayan.
  • BAHÎLÂN

    f. Bahiller, cimriler, tamâhkârlar.
  • BAHİLE

    Arap kabilelerinden birinin ismi. * Dul kadın.
  • BAHİR

    (Bak: Bahr)
  • BÂHİR

    Yalancı. Ahmak, serseri adam. * Kırmızı kan.
  • BÂHİR

    Aşikâr. Açık. Belirli. Apaçık. * Güzel. * Meşhur, namdar. * Galip.
  • BAHÎRA

    Süryâni rahiblerindendir. Zamanın ilim ve fenlerine vâkıf ve bilhassa hey'et ve nücumda ihtisas sahibiydi. Bu sebepten rahiblerin câhilleri kendisinden hoşlanmazlardı. Hazret-i İsâ'nın ulûhiyetini ve Hz. Meryem'in ümmullah olduğunu inkâr ve ilân ettiğinden, bulunduğu manastırın reisi tarafından kovulmuş ve Şam yolu üzerinde Busra civârında bir manastır edinmişti.İbn-i Hişam'ın siretinde İbn-i İshak'tan rivâyet olunarak: "Bahîra, kilise âleminde büyükten büyüğe intikal edip gelen bir kitaba malik bulunuyordu. Resül-i Ekremin bütün ahvâl ve evsafı bu kitabda yazılıydı." deniliyor ki, bu kitab "El-Enbâ" ünvânıyla bıraktığı rivâyet olunan bir kitab olacaktır. Kitabın başlıca bahisleri, yakında Arabistanda bir Nebi-i Zişân çıkacağı, tevhid itikadına dâvet edeceği ve putlara ibâdetten nehyedeceği mevzuu etrafında toplanıyordu.(Meşhur Bahîra-yı Rahib'in meşhur kıssasıdır ki: Nübüvvetten evvel, Resül-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, amcası Ebu Tâlib ve bir kısım Kureyşî ile beraber, Şam tarafına ticarete gidiyorlar. Bahira-yı Râhib'in Kilisesi civarına geldikleri vakit oturdular. İnsanlar ile ihtilât etmiyen münzevi Bahira-yı Râhib birden çıka geldi. Kafile içinde Muhammed-ül Emin'i (A.S.M.) gördü. Kafileye dedi: "Şu Seyyid-ül-Alemîndir ve Peygamber olacaktır." Kureyşîler dediler: "Neden biliyorsun?" Mübarek Râhib dedi ki: Siz gelirken baktım ki, havada üstünüzde bir parça bulut vardı. Siz otururken, şu Muhammed-ül-Emin (A.S.M.) tarafına bulut meyletti, gölge yaptı. Hem görüyordum ki: Taş, ağaç ona secde eder gibi bir vaziyet gördüm. Bu ise, nebilere yapılır. M.)
  • BAHİRE

    Kulağı kesik deve.
  • BÂHİRE

    Vapur. Gemi.
  • BÂHİRE

    Dikenli ağaç. * Çok koşan cins bir deve.
  • BÂ-HİRED

    f. Akıllı, zeki.
  • BÂHİS

    Anlatan. Bahseden. Araştıran. Araştırıcı. * Bir şeye dâir bilgileri içine alan. Bir mes'eleye dair beyanatı ihtiva eden.
  • BAHİT

    Baht ve ikbalden vasıftır. Tâlii yaver olan adama denir. (Kamus'tan)
  • BÂHİZ

    Güçsüz, âciz. Meşakkatli.
  • BÂHİZA

    Musibet. Belâ.
  • BAHKA'

    Gözü çıkmış.
  • BAHL

    Cimrilik.
  • BAHR

    (C.: Bihâr - Ebhâr - Ebhur - Buhur) Deniz. * Âlim. Çok bilen. * Büyük göl veya nehir. * Yarmak, yırtmak. * Çok yürüyen at. * İyi kimse. * Deve hastalığı. * Aruzda aslî bir vezinle ondan tevellüd eden vezinler mecmuası. Bunlardan Arap nazmı haricinde kullanılan bahirler şunlardır:1- Hezec (Neş'eyle şarkı söyleme):a) Mefâîlün, mefâîlün, mefâîlün, mefâîlün.b) Mefâîlün, mefâîlün, feûlün.c) Mefâîlün, feûlün, mefâîlün, feûlün.d) Mef'ûlü, mefâîlün, mef'ûlü, mefâîlün.e) Mef'ûlü, mefâîlü, mefâîlü, feûlün.g) Mef'ûlü, mefâîlü, feûlün.2- Recez (Titrek):a) Müstef'ilün, müstef'ilün, müstef'ilün, müstef'ilün. b) Müfte'ilün, müfte'ilün, müfte'ilün, müfte'ilün.c) Müfte'ilün mefâilün, müfte'ilün, mefâilün.d) Müfte'ilün, müfte'ilün, fâilün.e) Müstef'ilâtün, müstef'ilâtün.f) Mefâilün, mefâilün, mefâilün, mefâilün.3- Remel (Koşan):a) Fâilâtün, fâilâtün, fâilâtün, fâilün.b) Fâilâtün, fâilâtün, fâilün.c) Fâilâtün (feilâtün) feilâtün, feilâtün, feilün (fa'lün).d) Fâilâtün (feilâtün), feilâtün, feilün (fa'lün).4- Münserih (Akıcı):a) Müfte'ilün, fâilün, müfte'ilün, fâilün.b) Müstef'ilün, feûlün, müstef'ilün, feûlün.5- Muzari' (Benziyen):a) Mef'ûlü, fâilâtü, mefâîlü, fâilün.b) Mef'ûlü, fâilâtün, mef'ûlü, fâilâtün.6- Müctes (Kopmuş): a) Mefâilün, feilâtün, mefâilün, feilâtün.b) Mefâilün, feilâtün, mefâilün, feilün (fa'lün).7- Seri' (Çabuk):a) Müfte'ilün, müfte'ilün, fâilün.8- Hafif:a) Fâilâtün (feilâtün), mefâilün, feilün (fa'lün)9- Mütekarib (Yakın):a) Feûlün, feûlün, feûlün, feûlün.b) Feûlün, feûlün, feûlün, feûl.10 - Kâmil:a) Mütefâilün, mütefâilün, mütefâilün, mütefâilün. b) Mütefâilün, feûlün, mütefâilün, feûlün.
  • BAHRE

    Arz, belde.
  • BAHREN

    Denizden. Deniz yolu ile.
  • BAHREYN

    İki deniz. (Basra Körfezi ile Hind Denizi veya Karadenizle Akdeniz. Yahut da Akdenizle Hind Denizi) * Basra Körfezi'nde bulunan bir devlettir. 1971 yılında İngilterenin körfezden çekilmesi üzerine istiklâliyetini ilân etmiştir. Bahreyn, Manama ve Muharrak Adalarından müteşekkildir. Halkı, Arap ve Acemlerdir. (Yüzolçümü 662 km2, nüfusu 1972'de 216 078) * İki büyük esas ve temel şey.
  • BAHRÎ

    Denize âit, denize mensup, denizle alâkalı.
  • BAHR-İ AHDAR

    Hint Okyanusu.
  • BAHR-İ AHMER

    Kızıl deniz, Şap Denizi.
  • BAHR-İ BÎKERÂN

    Hudutsuz, sınırsız deniz.
  • BAHR-İ BÎPAYAN

    Çok büyük sonsuz deniz.
  • BAHR-İ EBYAZ

    Beyaz Deniz İskandinavya Yarımadasının doğusunda Kanin Yarımadasına kadar olan deniz.
  • BAHR-İ HAZER

    Hazer Denizi.
  • BAHR-İ LÛT

    Filistinde seviyesi denizden aşağıda olan şaplı bir göl.
  • BAHR-İ MUHİT-İ ATLASÎ

    (Bahr-ı Muhit-i Garbî) Atlas Okyanusu.
  • BAHR-İ MUHİT-İ HAVAÎ

    Yıldızların, seyyarelerin içinde dolaştığı feza. Büyük feza denizi.
  • BAHR-İ MUHİT-İ HİNDÎ

    (Bahr-i Muhit-i Şarkî) Hindistan Yarımadasının doğusunda kalan deniz.
  • BAHR-İ MUHİT-İ KEBİR

    (Bahr-i Muhit-i Mutedil) Büyük Okyanus. Pasifik Okyanusu.
  • BAHR-İ MUHİT-İ ŞİMALÎ

    İskandinavya Yarımadasının batısından İngiliz Adalarına kadar uzanan deniz.
  • BAHR-İ MUTAVASSIT

    Akdeniz.
  • BAHR-İ MÜNCEMİD-İ CENUBÎ

    Güney kutbunu çeviren deniz. Güney Buz Denizi.
  • BAHR-İ MÜNCEMİD-İ ŞİMALÎ

    Kuzey kutbunu çeviren deniz. Kuzey Buz Denizi.