(Cebril, Cibril) Cenab-ı Hakk'ın emirlerini Peygamberlere (A.S.) bildiren büyük melek. Peygamberimiz Resul-i Ekrem'e (A.S.M.) Kur'ân-ı Azimüşşân'ı vahiyle getiren melek (A.S.).
CEBRE
Kemik sarmakta kullanılan ağaç. * Tahta parçaları.
CEBREN
Zorla. Cebir ve kuvvet istimali ile. Kuvvet kullanarak.
CEBRÎ
Zorla icra olunan, rızası olmadan zorla yaptırılan. * Cebriye fırkasından olan.
CEBR-İ MÂFAT
Kaybedilen bir şeyin yerine başka bir şey bularak, onunla avunma.
CEBR-İ NOKSÂN
Noksanı tamamlama, eksiği ikmâl etme.
CEBRİYE
Cüz'i irâdeyi inkâr edenlerin bâtıl mezhebi.
CEBUB
Sağlam yer. Muhkem. * Yeryüzü. * Katı ve galiz yer.
CEBZ
Çekmek, cezb.
CE'CEE
Geri durdurmak. * Deveyi suya çağırmak. * Eşek boncuğu denilen bir boncuk.
CED'
Burun, kulak, el kesmek. * Hapsetmek.
CEDA
Bol yağmur, rahmet. * Hediye, ihsan. İn'âm. * Avantaj, kazanç.
CED'A
Kestikten sonra geri kalan nesne. * Hapsetmek.
CEDA'
Kıtlık ve şiddet senesi.
CEDALE(T)
Yer. Arz. Dünya. * Hurma koruğu, ham hurma.
CEDAVİ
f. Hizmetçi aylığı.
CEDAVİL
(Cedvel. C.) Cedveller. * Su yolları. * Listeler.
CEDAYE
Geyik.
CEDB
Kısırlık. * Kusur.
CEDCED
Pek düz yer.
CEDD
Babanın babası veya ananın babası. * Büyüklük, azimlik. * Kat'edip geçmek. * Tâli'li olmak. * Kesmek.
CEDDA'
Küçük memeli kadın. * Susuz çöl.
CEDDAT
(Cedde. C.) Nineler. Büyük anneler, anneanneler, babaanneler.
CEDDE
(C.: Ceddât) Büyük vâlide. Annâne, nine. * Yeni olmak.
CEDDE-İ FÂSİDE
Ananın anası, anneanne.
CEDDE-İ SAHİHA
Babanın anası, babaanne.
CEDD-İ EMCED
En büyük cedd. En yaşlı, en büyük baba.
CEDED
Yassı, düz yer.
CEDEF
(C.: Ecdâf) Makbere, kabir, mezar. * Yemen diyarından gelir bir otun adı. (Bir kimse bu otu yese su içmeye muhtaç olmaz.)
CEDEL
Konuşmada kavga etme. Niza. Hakkı bulmak için olmayıp, galib görünmek için çekişme. (Diyalektik) * Man: Meşhur veya müsellem mukaddemelerden terekküb eden kıyastır.
(C.: Cüdem) Yaramaz dişi koyun. * Kısa boylu erkek.
CEDERÎ
Vücutta çıkan çiçek hastalığı.
CEDES
Kabir, mezar.
CEDGARE
f. Reyler, tedbirler, çeşit çeşit yol.
CEDH
Bir şeyi başka bir şeyle karıştırmak. * Sütü su ile karıştırmak.
CEDİ
Güneş medarının oniki burcundan birisi. Oğlak burcu. (Güneşin cenuba doğru inişinin en aşağı derecesini bildirir.) * Keçinin erkek yavrusu, erkek oğlak.
CEDİB
Kıtlık olan yer.
CEDİD
Yeni, kullanılmamış.
CEDİDAN
Gece ile gündüz. * Yenilenen iki şey. Yenilenenler.