Sözünü geçirme. Bir hükmü yerine getirme. * Aldığı emre göre birisini öldürme. * Öte tarafa geçirme.
İNFAZ-I FERMAN
Hükmünü geçirme, emrini dinletme.
İNFİAL
Gücenme. Darılma. * Can sıkılma. Teessür. * Hareketlenme. Harici bir sebeb ve te'sirle hâsıl olan hâl, te'sir ve hareket. * Harici te'sire kabil olmak. * Ruhun kabul ettiği tahavvülât. (Bir eser, müessirine nisbetle fiildir. Zuhur ettiği yere nisbetle infialdir.)
Açılma. Boşalma. Tıkanan bir şeyin açılışı. * Tecvidde: Harf okunduğu zaman dil ile üst çene birbirinden ayrılıp, aralarından nefes çıkması. İnfitah harfleri ise şunlardır: (Min, Nun, Elif, Hı, Zel, Vav, Cim, Dal, Sin, Ayın, Te, Fe, Ze, Kef, Lem, Ha, Se, Kaf, He, Şın, Ra, Be, Gayın, Ya.)
İNFİTAH-I EBVAB
Kapıların açılması.
İNFİTAH-I EZHAR
Çiçeklerin açılması.
İNFİTAHİYYET
Kapalılığın açılıp inkişaf etmesi. (Tohumların açılarak nebât hâline gelmesi gibi olan hâl.)
İNFİTAK
Yarılma, sökülme.
İNFİTAM
Kesilme. * Sütten kesilme. * Menedilen bir şeyden uzaklaşma.
İNFİTAR
Yarılma, açılma.
İNFİTAT
Paralanma, kırılma.
İNFİZAC
Sıcaklık verme, ısı verme. * Buharlaşma. * Terleme.
İNFİZAZ
(Bak: İnfidad)
İNGAS
(Tengis) Keder verme. Rahatını bozma.
İNGIMAM
Kaygılanma, gamlanma, tasalanma.
İNGIMAS
Suya dalma.
İNGIMAZ
Göz yumulma.
İNGISAS
Suya dalma.
İNGITAT
Suya dalma.
İNGIVA
Dalâlete düşme, sapıtma, yoldan çıkma.
İNHA
Bir hususu resmen bildirme, tebliğ. * Bir memurun daha üst makamdaki bir memura bir maddeyi hâvi olmak üzere yazdığı kağıt. * Ulaştırma, yetiştirme.