Kendisine hıyanet edilen kimse. * Hâin. Hıyanet eden.
MUHTAR
İhtiyar eden. Seçilmiş olan. * Hareketinde serbest olan. İstediğini yapmakta serbest olan. Hür. * Köyde veya şehrin mahallesinde seçimle o semtin idâre ve hükümet işlerini üzerine alan kimse. * Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (A.S.M.) bir ism-i şerifi.
MUHTARİYET
Muhtarlık. Kendi kendine hareket edebilme. İhtiyar ve iradesi kendi elinde olma.
MUHTASAR
Az. Kısa. Uzun olmayan. * Tekellüfsüz. * İhtisar edilmiş. Kısaltılmış.
MUHTASARAN
Kısa olarak. Muhtasar olarak. Kısaltılmış tarzda.
MUHTASID
(Hasad. dan) Ekinci, çiftçi. İhtisâd eden, ekin biçen.
MUHTASIM
Düşmanlık yapan. Adavet eden. Husumet eden.
MUHTASIRA
Kısaltma. Hülâsa.
MUHTASS
(C: Muhtassin) (Husus. dan) Bir şeye veya bir kimseye ait olan.
MUHTASSAN
Ençok, bilhassa. Daha ziyâde.
MUHTASSÎN
(Muhtass. C.) (Husus. dan) Bir şeye mahsus olanlar, bir kimseye ait olan şeyler.
MUHTATİB
Nikâhla isteyen.
MUHTATİF
Göz kamaştıran. * Kapıp götüren.
MUHTAZAR
Hazırlanmış. * Ölüme hazır.
MUHTAZI'
Boyun eğen. Tevâzu yapan. Alçak gönüllülük gösteren.
MUHTAZIÂNE
f. Alçak gönüllülükle. Tevâzu ve mahviyetle. Boyun eğerek.
MUHTAZIB
Renklenen, boyanan.
MUHTAZIR
Can çekişen.
MUHTAZIRANE
Can çekişiyormuşcasına.
MUHTEBA
Dizlerini yere dikip ellerini dizlerine kavuşturup oturan; dizlerini iple bağlayıp oturan kimse.
MUHTEBER
Tecrübe ve imtihan eden, deneyen.
MUHTEBES
(Habs.den) Hapsedilmiş.
MUHTEBIT
Gece vakti dilenen.
MUHTEBİL
Delirmiş olan.
MUHTEBİR
Yoklayan, deneyen, tecrübe eden. * Sağlam haberi olan. İyice bilen.