(Hiza. dan) Birbirinin karşısında ve bir hizada bulunan. Paralel.
MUHAZREB
Katı bükülmüş ip.
MUHAZZA
Birbirini tahrik edip bir işe kandırmak.
MUHAZZAB
Boyanmış, tahzib olunmuş.
MUHAZZAR
Yeşile boyanmış. Yeşil renk ile renklendirilmiş.
MUHAZZİ'
Saman ve ot kesmekte kullanılan bir çeşit ziraat makinesi.
MUHAZZİL
Alçaklık ve bayağılık içinde bırakan. Tahzil eden.
MUHAZZİL
Korkutucu.
MUHAZZİLÂNE
f. Alçaklık ve bayağılıkla.
MUHAZZİR
Tahzir eden. Sakındıran. Çekindiren.
MUHBİR
Haber veren. Haberci. Haber toplayan. * Birisinin fenâlığını alâkadar makama haber veren. Jurnalcı.
MUHBİR-İ SÂDIK
Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (A.S.M.) bir ismi. Diğer Peygamberlere de denebilir. Çünkü hepsi sâdık, sağlam, doğru haberleri insanlara ulaştırmışlar, kendilerine bildirilenleri aynen bildirmişler, insanları doğruluğa, felâha, hakka, hakikata, imana dâvet etmişlerdir.
MUHBİT
Alçak gönüllü, mütevazi. Mütezellil.
MUHCEN
Kısa boylu ve suyu az olan bir bitki çeşidi.
MUHDA' (MIHDA')
Kiler.
MUHDAR
(Muhzar) Hazırlanmış. * Amellerinin sâhifelerini müşâhede etmiş olarak.
MUHDEC
İçine esvap koydukları küçük ev, kiler. * Azâsı noksan olan.
MUHDES
İhdas edilmiş. Sonradan meydana gelmiş, eskiden olmayan. * İlm-i Hâlde: Şer'î temizliği gitmiş, abdest veya guslü lâzım gelmiş olan.
MUHDÎ
(Bak: Mühdi)
MUHDİS
Hâdiseye sebeb olan. İhdas eden. Yeni bir şey ortaya çıkaran.
MUHEYH
Beyincik.
MUHFES
Seri, hızlı.
MUHH
Yumurtanın sarısı. * Eskiyip köhne olmak.
MUHH
(C.: Mihâh) İlik. * Beyin. * Cevher, madde.
MUHIKK
(Muhik) Haklı. Hakkı yerine getiren. Haklı olan.
MUHIKKANE
f. Haklı olarak. Haklı olmak suretiyle. İhkak-ı hak etmek suretiyle.
MUHİBB
Seven. Muhabbet eden. Dost. Hayrı isteyen.
MUHİBBAN
f. (Muhibbin) Dostlar. Muhabbet edenler. Sevilenler. Sevgi besleyenler. Bir kimsenin taraflıları.
MUHİBBANE
f. Severek. Dostça. Dosta yakışır surette.
MUHİBBE
Kadın sevgili. Kadın dost.
MUHİBBÎ
Muhibb ile alâkalı. * Kanuni'nin nazımda kullandığı mahlâs.
MUHÎF
(Muhife) Korkunç. Korkutucu.
MUHÎL
İhâle eden. Havâle eden. * Fık: Borcunu başkası ödemesi için havâle eden kimse. Başkasının borcuna nakleden.