Gezkere denilen nesne. (Onunla ters, balçık ve gayri ne olursa taşırlar). * Yolcu kimse.
SABİR
Altın ismi.
SABİR
(C.: Sıber) Kefil. * Yağmursuz beyaz bulut.
SABİR(E)
Tahammül eden, sabreden, bekleyen. Zorluğa karşı göğüs geren, hâlinden şikâyet etmeyip acı ve sızıya katlanan. Belâ ve musibete karşı şikâyet etmeyip Allah'a (C.C.) şükreden.
SABİRÎ
Bir çeşit ince giyim eşyası. * Bir cins hurma.
SABİRÎN (SÂBİRÛN)
Sabredenler. (Bak: Sabr)
SABİT
Duran, yerinde durup hareket etmeyen. * Doğruluğu isbat edilmiş olan.
SABİTE
Yerinde durur gibi olan yıldız. * Yerinde durup hareket etmeyen herhangi bir şey. (Seyyare'nin zıddı)
SABİT-KADEM
Mizacı oynak olmayıp işine ve sözünde kararlı olan, yerinde direnen. Sözünde duran.
SABİYY
(C.: Sıbye-Sıbyan) Oğlan. * Meyl ve muhabbet eden kimse.
SABİYYE
Büluğa ermemiş veya memeden kesilmemiş kız çocuk.
SABN
Men'etmek, engel olmak.
SABR (SABIR)
Acıya ve zorluğa katlanmak. * Bir musibet ve belâya uğrayanın telâş ve feryad etmeyip sonunu bekleyip tahammül ile katlanması. * Muharebede şecaat gösterme. * Bir kimseyi bir şeyden alıkoymak. * Öğrendiği bir şeyi başkasının da öğrenmesi için tâkat getirmek.(Cenab-ı Hak, Hakîm ismi muktezası olarak, vücud-u eşyada bir merdivenin basamakları gibi bir tertib vaz'etmiş. Sabırsız adam teenni ile hareket etmediği için, basamakları; ya atlar düşer veya noksan bırakır; maksud damına çıkamaz. Onun için hırs mahrumiyete sebebdir. Sabır ise müşkilâtın anahtarıdır... Cenab-ı Hakk'ın inayet ve tevfiki, sabırlı adamlarla beraberdir. Çünkü sabır üçtür. Biri: Masiyetten kendini çekip sabretmektir, şu sabır takvadır... İkincisi: Musibetlere karşı sabırdır ki, tevekkül ve teslimdir... Üçüncü sabır: İbadet üzerine sabırdır ki, şu sabır onu makam-ı mahbubiyete kadar çıkarıyor. En büyük makam olan ubudiyet-i kâmile cânibine sevkediyor. M.)
SABR-I CEMİL
Allah'tan gelen bir acıya sabretme. Şükrederek sabır.
SABR-I EYYÜB
Eyyüb'ün (A.S.) dillere destan olan sabrı.
SABSAB
Irak, uzak, baid.
SABSABA
Dövmek. * Ateş etmek. * Kahramanlık göstermek, bahadırlık etmek. * Çok inceltmek.