S Harfi İle Başlayan Osmanlıca Kelimeler

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Osmanlıca Sözlükte Ara

  • SENCEREF

    Sülügen adı verilen kızıl taş.
  • SENCİDE

    f. Ölçülmüş, tartılmış, değerli. * Tam yerinde söylenmiş söz.
  • SENCİLAT

    Bir cins koku.
  • SENCİLEYİN

    Senin gibi.
  • SENDEL

    f. Sandal. * Sandal ağacı.
  • SENDERE

    Büyük kile. * Ok yapılan bir nevi ağaç. * Sür'at, hız.
  • SENDÜVE

    (C.: Senâdâ) Meme.
  • SENE

    Yıl.
  • SENEB(E)

    Zamandan bir parça.
  • SENE-BE-SENE

    Yıldan yıla, seneden seneye seneler geçtikçe.
  • SENED

    Kuvvetli olabilecek söz. * Tapu. * Üzerine dayanılacak ve itimad edilecek şey. Mutemed. Melce'. * İki kişi veya çok kimseler arasındaki anlaşmayı tesbit eden ve karşılıklı imzalanan kâğıt, vesika.
  • SENED-İ HÂKANÎ

    Tapu senedi.
  • SENED-İ MÜSBİT

    İsbat edici senet.
  • SENED-İ RESMÎ

    Resmen tasdikli senet, resmî senet.
  • SENE-İ EFRENCİYE

    Efrenci (Frenkler, Avrupalılar) takvimine göre yılbaşı Ocak'tan başlayan milâdi sene.
  • SENE-İ HİCRİYE

    Hazret-i Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâmın Mekke'den Medine'ye hicreti başlangıç sayılan ve Muharrem 1'den başlayan sene. Bu sene-i Kameriye (kamer yılı), Zilhicce ile biter, 354 veya 355 gün sürer.
  • SENE-İ KUR'ANİYE

    (Bak: Eyyam-ı Kur'aniye)
  • SENE-İ MÂLİYE

    1 Mart'tan itibaren başlaması Mâliyece kabul edilen yıl.
  • SENE-İ MİLÂDİYE

    Kânun-i sâni (Ocak) 1'de başlayan sene. Milâdi sene.
  • SENE-İ RUMİYE

    Garp Milâdi takvimini yani Efrenci takvimini kabul etmemiş olan Şark Hristiyanları için 14 Ocak tarihinden başlayan ve eskiden 1 Mart tarihinde başlayan Rumi sene.
  • SENE-İ ŞEMSİYE

    22 Mart'tan ertesi senenin 21 Martına kadar süren İranlıların milli takvimine göre olan nesne.
  • SENEM

    Yüce olmak, yükselmek. * Uzamak.
  • SENEN

    Yol, tarik.
  • SENER

    (C.: Senânir) Kedi. * Ulu kişi. * Boğaz kemiği. * Kuyruk sokumu.
  • SENETA

    Sekenler. Durmalar, duruşlar. Davranışlar.
  • SENETEYN

    İki yıl. İki sene.
  • SENEVAT

    (Sene. C.) Yıllar, seneler.
  • SENEVÎ

    Seneye ait. Bir yıl içinde olan. Senelik. Seneye mensub.
  • SENG

    f. Taş, hacer. * Vezin. Tartı ve temkin. * Sıklet. * Beraberlik. * Ağırlık.
  • SENGDİL

    (C.: Sengdilân) f. Taş yürekli, merhametsiz, acımaz.
  • SENG-ENDAZ

    f. Taş atan. Dokunaklı söz söyleyen.
  • SENG-İ AS-YÂB

    Değirmen taşı.
  • SENG-İ HARA

    Pek sert taş, kaya.
  • SENG-İ KABİR

    (Seng-i mezar) Mezar taşı.
  • SENG-İ KAZA

    Kaza taşı. Belâ, musibet.
  • SENG-İ MUSALLÂ

    Musallâ taşı. Namaz kılınmak için cenaze konan taş.
  • SENGİN

    f. Taştan olan, taştan yapılmış.
  • SENGİSTAN

    f. Taşı çok olan yer. Taşlık yer.
  • SENGLAH

    f. Taşlık yer, taşı çok olan yer.
  • SENGPARE

    f. Taş parçası.
  • SENGSAR

    f. Taşlık yer.
  • SENGTRAŞ

    f. Taş yontucu, taş yontan sanatkâr.
  • SENGZAR

    f. Taşlık yer, taşı çok olan yer.
  • SENH

    Arız olmak.
  • SENİH

    Mübarek fiil, iyi ve güzel hareket.
  • SENİN

    Taşı kazıyıp yonttuklarında dökülen parçaları.
  • SENİNE

    (C.: Senayin) Kumdan tepe.
  • SENİY

    (C.: Sinâ-Seniyyât) Ön dişini burkan hayvan.
  • SENİYYE

    (C.: Senâyâ) Ön dişlerin birisi. * Sarp ve yokuş yerde olan yol.
  • SENİYYE

    (Seniye) Yüksek. Çok mühim ve kıymetli, âli olan.