İ Harfi İle Başlayan Osmanlıca Kelimeler

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Osmanlıca Sözlükte Ara

  • İFDA'

    Sahraya çıkmak, çöle çıkmak.
  • İFDAH

    (Fadih. den) Kötülüğü açığa vurma. Kusur ve ayıpları meydana çıkarma.
  • İFDAL

    (Fadl. dan) Lütuf ve bağış. İhsan.
  • İFFET

    Namus. Temizlik. Perhizkârlık. Nefsi behimî temayüllerden men etmek. Helâla razı olup haramdan kaçınmak.
  • İFFET-FÜRUŞ

    f. Namus ve iffetten söz eden. Namusluluk taslayan.
  • İFFETLİ

    (İffetlü) Namus, hayâ ve iffet sahibi kadın. * Doğru, rüşvet yemez, haram yemez, istikametli kimse. * Eskiden kadınlara yazılan mektub hitabı.
  • İFHA'

    Unutmak.
  • İFHAC

    Davarın ayaklarını ayırıp sağmak.
  • İFHAH

    Âciz bırakma.
  • İFHAK

    Doldurmak.
  • İFHAM

    Ulu etmek, yüceltmek.
  • İFHAM

    Bildirmek. Anlatmak. Maksadı bildirmek.
  • İFHAM

    İkna edip sükût ettirmek. Delil göstermekle ve isbat etmekle galip gelmek.
  • İFHAR

    Şereflendirmek. Şeref vermek. Fahirlendirmek.
  • İFHAŞ

    (Fuhş. dan) Kötü ve fena söyleme.
  • İFK

    Bühtan. Bir suçu birisine yüklemek. İftira.
  • İFKA'

    Fakir ve kötü durumda bulunma.
  • İFKAD

    Kaybettirme, kazandırmama.
  • İFKAH

    Öğretme.
  • İFKAR'

    Fakir düşürme, fakirleştirme. * Hayvanı kirâya verme.
  • İFLA'

    Sütten ayırma, memeden kesme. * Yabana kaçma.
  • İFLAH

    Mübarek ve muvaffakiyetli olmak. Selâmete çıkmak. Felâha kavuşmak. * Nimette dâim ve kararlı olmak. (Bak: Felah)
  • İFLAK

    şiir okurken fesahat üzerine olmak. * Mâna ve kelime icad etme.
  • İFLAL

    Gidermek. * Yağmur gelmeyen yere yetişmek.
  • İFLAS

    Sıyrılıp kurtulmak.
  • İFLAS

    Malı tükenmek, parası kalmamak. Borçlarını ödeyemiyecek hâle gelmek. Sermayesini batırmak. * Ahirette günahları çok olanın hüsrana düşmesi.
  • İFLAT

    Kement veya bağdan kurtulup kaçma.
  • İFLİLAK

    Yer yüzünü bulut kaplamak.
  • İFNA'

    Mahvetmek. Tüketmek. Kıymetini kaybetmek. Çok zarar etmek. Yok etmek.
  • İFNA-Yİ BEDEN

    Vücudu yok etme, öldürme.
  • İFNA-Yİ HAYAT

    Hayatını sarf edip bitirmek. Hayatını yok etmek.
  • İFNA-Yİ MAÂL

    Malını sarfetme, malını ifnâ etme.
  • İFRA'

    Kesmek. * Yarmak.
  • İFRAC

    Açılma. * Ayrılmak. * Genişletmek. * Açmak.
  • İFRAC-ÜL BÂHİRE

    Geminin kıyıdan veya iskeleden açılması.
  • İFRAD

    Tek olarak söylemek. * Ayırmak. * Göndermek. Yollamak.
  • İFRAG

    Bir halden başka bir hale sokma. Kalıba dökmek. Şekil vermek. * Boşaltmak. Akıtmak. Dökmek. Câri kılmak.
  • İFRAH

    Belirsiz bir şeyi belirtme. * şübhe ve tereddütü giderme. * (Kuş) yavrulama. * (Tohum) yeşerme.
  • İFRAH

    Ferahlandırmak. Memnun etmek.
  • İFRAM

    Doldurma, doldurulma.
  • İFRAR

    Kaçırmak. Kaçırılmak. Firara mecbur etmek.
  • İFRAS

    Fırsat ele geçme.
  • İFRAŞ

    Zemmetme, kötüleme, çekiştirme. * Serip döşetme.
  • İFRAT

    Haddinden geçmek. Pek ileri gitmek. * Takatinden ziyade iş vermek. (Tefrit'in zıddı)
  • İFRAT Ü TEFRİT

    Birbirine tamamıyla ters olan iki uç. Çok fazla ve çok az.
  • İFRAT-I NEŞAT

    Sevinç coşkunluğu, sevinçten dolayı çoşma.
  • İFRATKÂR

    f. Pek ileri giden. Haddini aşan.
  • İFRAZ

    Vazifeye tayin etmek. * Farzedip vermek.
  • İFRAZ

    f. Yükseklik. Rif'at. İrtifa'.
  • İFRAZ

    Ayırmak, tefrik etmek. Ayrılmak.