İ Harfi İle Başlayan Osmanlıca Kelimeler

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Osmanlıca Sözlükte Ara

  • İ'TİLAFAT

    (İ'tilaf. C.) Uyuşmalar, anlaşmalar.
  • İ'TİLAK

    Âşık olma, birinin sevgi ve muhabbetine tutulma.
  • İ'TİLAL

    (İllet. den) Hasta olma. * Hastalanma. * Bahane etme. * Her şeyden vazgeçip tek bir şeyle meşgul olma.
  • İ'TİLAM

    Öğrenme, bilme.
  • İ'TİLAN

    Aşikâr ve meydanda olma. İlân olunma, meydana çıkma. * Doğum esnâsında çocuğun görünmesi.
  • İ'TİMAD

    (İtimad) Güvenerek bağlanmak. Emniyet etmek. Bir şeye kalben güvenip dayanmak.
  • İ'TİMADEN

    İtimad ederek, dayanarak, güvenerek.
  • İ'TİMAD-I KAVÎ

    Sağlam itimad, kavi güveniş.
  • İ'TİMADNAME

    f. İtimad yazısı, itimad bildiren yazı.
  • İ'TİMAD-ÜD DEVLE

    Devletin itimadı, güveni. * Tar: Safevî sadrazamlarına verilen ünvan.
  • İ'TİMAK

    Derinine varma, derinliğine inme.
  • İ'TİMAM

    (İtimam) Başına sarık sarmak. * Ortalık yeşillenmek. * Miğfer giymek.
  • İ'TİMAN

    Emniyet etme, emin bulunma.
  • İ'TİNA

    (İtinâ) Çok dikkat etmek. Özenmek.
  • İ'TİNAK

    (Unk. dan) Birbirlerinin boyunlarına sarılma. * Kucaklama. * Sıkıca kavrayıp alma.
  • İ'TİNAN

    Bir kimsenin içyüzü meydana çıkma. * İnsanın önüne durma.
  • İ'TİRAF

    (İtiraf) Kabahatini saklamamak. Suçunu söylemeği kabul etmek. Gizleyip söylemek istemediği şeyi açıklamak.
  • İ'TİRAF-I CÜRM

    Maznunun yaptığı suçu söylemesi, itiraf etmesi.
  • İ'TİRAF-I KUSUR

    Kusurunu söyleme, itiraf etme.
  • İ'TİRAZ

    (İtiraz) Kabul etmediğini bildirmek. Bir fikir veya işin olmasını kabul etmemek. * Men' eylemek. Men' olmak.
  • İ'TİRAZİYE

    İtiraza, kabul etmediğine dair yazı. * Edb: Cümlenin esasından olmayıp yalnız bir husus hakkında söylenen ibare. (Bak: Cümle-i mu'terize)
  • İ'TİSA

    Asâya dayanma, baston kullanma.
  • İ'TİSAB

    Sinirlenme, asabileşme. * Kanaat etme.
  • İ'TİSAF

    Zulüm ve haksızlık etmek. Doğru yoldan ayrılmak. Haksızlık.
  • İ'TİSAM

    Günahlardan sakınmak. * Pâk olmak. * Bir şeye yapışarak sıkı tutmak ve korunmak.
  • İ'TİSAM

    İstediğini vermek.
  • İ'TİSAR

    Zorluk, güçlük, meşakkat.
  • İ'TİSAR

    Suyunu çıkarmak için bir şeyi sıkma.
  • İ'TİSAS

    Gece gezip dolaşma, devriye vazifesini görme.
  • İ'TİŞA'

    Akşam vakti yola çıkma.
  • İ'TİTAF

    Bir şeye örtünme, bürünme.
  • İ'TİVA

    Bükme veya bükülme.
  • İ'TİYAD

    (İtiyat) Alışkanlık. Huy. Âdet. Âdet edinmek.
  • İ'TİYAK

    Alıkoymak, engel olmak, mani olmak.
  • İ'TİYAN

    Dik dik bakma, gözünü dikme. * Yardım etme.
  • İ'TİYAŞ

    Geçinme. İdareli yaşama.İ'TİZA' : Bir kavim veya kimseye bağlı bulunma.
  • İ'TİZAD

    Yardım etme. Muavenette bulunma. * Yardım ve imdat isteme. * Bir şeyi kol üzerine alma.
  • İ'TİZAL

    Ehl-i Sünnet olan hak mezhebden ayrılıp hakka aykırı başka yola sapmak. Mu'tezile olmak. (Bak: Mutezile)
  • İ'TİZAL

    (İtizal) Bir şeyi işlemeğe tamamen kasd ve teveccüh eylemek. * Nefsine müracaatla cürüm ve hatasını itiraf etmek.
  • İ'TİZAM

    Azim ve kasdeylemek. Gitmek üzere olmak. Fütursuz ve kasd üzere olmak.
  • İ'TİZAM

    (İtizam) Büyüklük kazanmak. Azametlenmek. Büyüklenmek.
  • İ'TİZAR

    Kusurunu bilerek özür dilemek. Kusurunu beyan edip ve anlayıp af dilemek. (Takdire şayan güzel bir haslettir.)
  • İ'TİZAZ

    Kendini aziz, izzetli saymak.
  • İTKÂ'

    Koltuk altına yastık veya dayak koyma. Dayanacak bir şey kullanma. * Yaslanma.
  • İTKAN

    Pürüzsüz yapmak veya yapılmak. Sağlamlaştırmak. Hakikata yakından vakıf olmak, delileriyle bilmek, inanmak. Bilerek emin olmak. Muhkem kılmak, muhkem yapmak. Sâbit kılmak.
  • İTKAN-I MUHKEM

    Bütün açıklığıyla bilerek sağlam yapmak.(...Ve şu kâinatta bir itkan-ı muhkem, bir insicam-ı ahkem görünüyor. Mâdem şu biçare, perişan küremiz, sergerdan zeminimiz bu kadar hadd ü hesaba gelmez zevil-hayat ile, zevil-ervah ile ve zevil-idrak ile dolmuştur. Elbette sâdık bir hads ile ve kat'i bir yakîn ile hükmolunur ki: Şu kusûr-u semaviye ve şu bürûc-u sâmiyenin dahi kendilerine münasib zihayat, zişuur sekeneleri vardır. S.)
  • İTKAN-I SAN'AT

    San'atın sağlam, mükemmel ve pürüzsüzlüğü.
  • İTLA'

    Başkasını geçme. * Te'hir etme.
  • İTLAF

    Ziyan etmek. Telef etmek. Bozmak. * Öldürmek.
  • İTLAL

    Hayvanı yedeğinde götürme. * Damlatma.