M Harfi İle Başlayan Osmanlıca Kelimeler

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Osmanlıca Sözlükte Ara

  • MIKNATISİYYET

    Mıknatıs kuvveti ve hassası.
  • MIKNEB

    (C: Mekanib) Otuz kırk kadar olan at sürüsü. * Avcılar torbası.
  • MIKNEVA

    Hizmet eden, hizmetçi.
  • MIKRA'

    Hekimlerin, hastanın vücudunu dinledikleri âlet.
  • MIKRA'

    Balta gibi bir âlet olup, onunla taş parçalanır.
  • MIKRAME

    Nakışlı eşarp. Mendil. Havlu. Peştemal.
  • MIKRAZ

    (C.: Mekariz) Makas. Kesecek âlet.
  • MIKTAL

    (C.: Mekâtıl) Bıçkı.
  • MIKTARE

    Kuş ayağına yapılan köstek. * Kelepçe.
  • MIKVEM

    (C: Mekâvim) Saban ağacının tutulacak yeri.
  • MIKVES

    Yay kabı.
  • MIKZAF

    Kayık küreği.
  • MIKZEF

    Tanbur.
  • MI'LA

    Çulhaların çukur içinde ayak ile basıp oynadıkları nesne.
  • MI'LAK (MA'LUK)

    (C: Meâlik) Üzengi kayışı. * Üzüm hevneği. * Et ve üzüm asılan çengel.
  • MINKARÎ

    Gaga biçiminde. Gagaya benzer olan. * Gaga ile alâkalı.
  • MINTAKA

    (Mıntıka) Muayyen bir yer. Havali. Taraf. Kısım. Kuşak. Kenar. Yeryüzünde bir kısım. Bölge.
  • MINTAKA-İ MEMNUA

    Yasak bölge.
  • MINTIKA-İ HARRE

    Sıcak mıntıka. Ekvator iklimi olan yerler. Hatt-ı istiva mıntıkası.
  • MINTIKAT-ÜL BÜRUC

    Burçlar mıntıkası. Coğ: Oniki burcun bulunduğu tutulma dairesi. (Bak: Büruc)
  • MINTÎK

    Çok düzgün konuşan.
  • MINZAR

    Röntgen. * Bakma âleti.
  • MIS'AD

    Merdiven. Yükseğe çıkmakta kullanılan âlet. Asansör.
  • MI'SAM

    (C: Meâsım) Kolun bilezik takacak yeri.
  • MI'SAR

    (C: Meâsır) Yeni hayız görmüş ve büluğuna yetişmiş olan kız.
  • MISBAH

    Kandil. Çıra. Meş'ale. Lâmba. (Aya, güneşe, yıldızlara ve mecâzen de Resul-i Ekrem'e (A.S.M.) bu isim verilmiştir.)Sabah ve sabahat maddesinden ism-i âlettir ki; sabah gibi lâtif ve kuvvetli aydınlık veren lâmba demektir. (E.T.)
  • MISBAH-ÜL MESHUR

    Sabahlayan, sabahlamış.
  • MISDAGA

    Yüz yastığı.
  • MISDAK

    (Sıdk. dan) Bir şeyin doğru olduğunu isbata yarayan şey. Tasdik âleti. * Alâmet. Tavır. Tarz. Düstur. * Değer ölçüsü.
  • MISDAKIYYÂT

    Mısdak ilmi.
  • MISFAT

    Süzgeç. Tasfiye âleti.
  • MISGAR

    Sarı yüzlü.
  • MISKA'

    (C: Mesâki) Fasih dilli, güzel sesli kişi.
  • MISKAB

    Delme âleti.
  • MISKAL

    Cilâlayan, parlatan âlet. * İnce. Zarif.
  • MISKAT

    Su kovası.
  • MISR

    (C.: Emsâr) İki şey arasındaki perde, hâil. * Memleket. Şehir. * Afrika'nın şimalinde bir memleket ismi. * Bir hububat adı.
  • MISRA'

    Kapı kanadı. * Edb: Bir manzum yazının her bir satırı. Tam bir vezin ölçüsüne göre tanzim edilmiş söz.
  • MISRÂ-İ ÂZÂDE

    Edb: Başlıbaşına mânası bulunan mısra.
  • MISRÂ-İ BERCESTE

    Edb: En güzel ve en kuvvetli olan mısra.
  • MISRAM

    (C: Mesârim) Orak.
  • MISRAN

    Basra ile Kufe şehirleri.
  • MISRÎ

    (Mısriyye) Mısırlı. * Mısır ülkesiyle alâkalı.
  • MISTABA

    (C.: Mesâtıb) Peyke, sedir.
  • MISTABANİŞİN

    f. Sedirde oturan.
  • MISTAR

    Yazının güzelliğine, düzgünlüğüne yarayan âlet. Yazı yazarken satırları doğru gösterebilmek için lâzım olan çizgileri yapmağa yarayan âlet. * Sıvacıların bir âleti.
  • MISTAR-I HİKMET

    Hikmetin mıstarı.
  • MISVA

    Uylukları zayıf ve etsiz olan kadın.
  • MISVAT

    Çok haykıran, çok bağıran. * Ses kuvveti.
  • MISVELE

    (C: Mesâvil) Harman süpürgesi.